Karaman 1. Ağır Ceza Mahkemesinde 3 Ekim’de görülen duruşmada, tutuklu sanık Hüseyin B’ye verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının gerekçesi açıklandı.
Kararda, sanığın cep telefonu ve sim kartında yapılan incelemede Emine Ay’a gönderilen mesaj içeriklerine ve mahkemede alınan ifadelere dikkat çekildi.
Hüseyin B’nin omuz bölgesine “Emine” yazarak fotoğrafını çektiği, Emine Ay’ın çalıştığı sağlık merkezini internetten araştırdığı, tabancayla çekilmiş fotoğraf ve videosunun bulunduğu aktarılan kararda, Ay’ın annesine yazılı, “Sen benim için hiçbir zaman yenge olmadın, abladan da yakın, anne gibiydin. İki elin mahşerde yakamda olacaktır. Kızın benim nefesimdi, nefessiz yapamadım ve başkasına da nefes olmasına dayanamazdım. Allah’tan tek temennim bu notumu sevdiğim kızı öldürüp, kendimi de öldürdükten sonra okumanızdır.” notlarının bulunduğu bilgisine yer verildi.
“Kendisiyle olmayacaksa ölmesi gerektiği fikrini her geçen gün özümsemiştir”
Sanığın uzun yıllar boyunca yoğun duygular hissettiği maktulle ortak bir gelecek arayışında olduğu belirtilen kararda, şunlar kaydedildi:
“Sanık maktul tarafından her seferinde reddedilmesini hazmedemeyerek kendisiyle olmayacaksa ölmesi gerektiği fikrini her geçen gün özümsemiştir. Bu sebeple maktulün yanına giderken çiçek almanın yanı sıra temin ettiği silahı da götürdü. Hüseyin B’nin olay günü, olaydan önce telefonuna kaydettiği kendisini ve Ay’ı öldürme amacını ve plan içerisinde olduğunu gösteriyor. Sanığın maktule yönelik ‘Kadına karşı tasarlayarak kasten öldürme’ suçunu işlediği hususunda mahkememizce tam bir vicdani kanaat oluştuğundan cezalandırılması yoluna gidilmiştir.”
EMİNE’NİN ÖLMEDEN ÖNCE VERDİĞİ İFADE
Emine Ay’ın, tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetmeden önce verdiği ifade de gerekçeli kararda yer aldı. Maktul Ay, ifadesinde olayı şöyle anlattı:
“2018’de sosyal medya üzerinden benimle evlenmek istediğini belirten mesajlar göndermeye başladı. Teklifini reddederek, telefonunu engelledim. Hüseyin B, daha sonra babamla konuşmuş o da aynı cevabı vermiş. Sürekli rahatsız ediyordu. Olay günü Hüseyin B, elindeki çiçeği masanın önüne, sırtındaki çantayı da sandalye üzerine bıraktı. Çiçeği kabul edip etmeyeceğimi sorduğunda olumsuz yanıt verdim. ‘O zaman sana Bursa’dan getirdiğim hediyeyi vereyim’ diyerek ilk başta oyuncak bir ayı çıkarttı, sonra siyah renkli tabancayla bana doğru iki el ateş etti. ‘İmdat’ diye bağırdım. Kalkmaya çalışırken bir el daha ateş etti.”